10 Nisan 2012 Salı

SABAH PARANOİDLERİ

yaklaşık 2 haftadır sabah 8de ufaklığı arabasına yatırıp; ağbisini servisle okula uğurlayıp yürüyüşe çıkıyorum...benim gibi bebek arabasıyla yürüyüşe çıkan annelerle karşılaşıyorum..burada genelde yabancı özellikle rus anneler görüyorum:)o kadar rahatlar ki emzirmek için rahatlıkla çimlere yayılabiliyorlar:) hepsi de fit mükemmeller...moralimi bozmuyorummm...gayet mutlu huzurlu hırslı yürüyorum...arkamdan gelenlerin konuşmaları dikkatimi çekerse fazla da arayı açmamaya çalışıyorum..eğlenceli oluyor:) spor eşofmanlarını giymiş kadınların sohbeti ne kadar ilginç olsa bile hemen hızlanıyorum...fışcıx fışcıx fışcıx...böyle ritmik sesler çıkarıyor naylonumsu eşofmanları...sinirlerim bozuluyorrrr:S evim yürüyüş yoluna çok yakın..1 anayol geçmem gerekiyor...ışıkta bekliyorum karşıya geçeceğim...sabah trafiği yoğun olabiliyor...bana yeşil yanıyor geçeceğim...'sinyal versene be adam!!' tabii ki bu içsesim baya bi sinirli...yahu bu yürüyüş yoluna da doğru düzgün taşlar dizmemişler...bebişim arabasında zıplıyor...karşıdan gelen olursa mutlaka şöyle bir eğilip bebek arabasında boncuk boncuk bakan oğluma 'ayy ne tatlı...sevebilirmiyim?'...hayır sevmeyin çünkü spor yapmaya çalışıyorum ritmimi bozmamam lazım, terliyim durmamam lazım, her an ağlayabilir ağlatmamam lazım...diyemiyorum tabii denmez...oğlum görevini başarıyla tamamlayıp arabasına yatırılıyor:) senin görevin sevilmek diyorum böyle tanımayanlar oğlumu mıncıkladığında onun için hiç ağlama diyorum:) birkaç gündür de yol üzerindeki kreş ve yuvaları ziyaret ediyorum..eee vakti geliyor minnoşuma güvenilir bir kreş bulmalıyım...tabelasında 0-6 yazanları tercih ediyorum...hepsi de 'ouvşşş ne de tatlııı..ama maalesef alamıyoruz' diyorlar...e neden yazdınız o zaman 0-6 diye...üzülüyorum tabii ki...ne yapacağım bilmiyorum ama bulacağım bir formül...sanki bir çözüm var dilimin ucunda aklımın bir köşesinden çıkıverip işte bu diyeceğim..yani o kadar eminim bulacağıma...ça-lış-ma-lı-yımmmm...evet ama ya minik oğlum daha çok küçük...hayır anksiyetelere gerek yok..çalışmalıyım... dönüş biraz sıkıntılı...giderken sırtımı ısıtan terleten güneş, yüzümü kavuruyor..yahu zaten esmer tenliyim dahasına ihtiyacım yok ne krem sürersem süreyim olmuyor yaz geldimi koyulaşıyor tenim...istemiyorum...gülüyorum kendime, ne kadar da paranoyaksın...herşey sanki ben sinirleneyim diye gelişiyor...yoo herşey yolunda sabah daha erken kalkıyorum geceleri uyuyamasam bile erken kalkmak iyi geliyor bana...durmak yok yürüyüşe devam:)

4 yorum:

  1. Yürüyüş güzelde yanıma bırılerını almak kaydıylakı bu pek mümkün olmuyor,oglan ayaklarım agrıyo sevgılı ben yorgunum dıyo oturuyorum oturdugum yere,sabahları ılık suya lımon suyu ekleyıp ıc bayagı etkısını gördum ben,kres konusu muamma ama ınanıyorum basaracaksın sekıl a bak bana,senı sevıyorum....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ılık suya limonu deneyeceğim canım arkadaşım dostum...idolümsün zaten... seni seviyorum:)

      Sil
  2. Ne güzel özendim şimdi Zeliş. Biz biraz tembeliz galiba. Markete giderken bile düşünmekteyiz :) Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. uzun aradan sonra tekrar aynı düzeni tutturabilir miyim acaba:) sana da kucak dolusu sevgiler esra...

      Sil